Analistlere göre İsrail istihbarat kurumları ve ordusunun teknolojiye aşırı bağımlılığı Gazze’deki mevcut çatışmayı şekillendirmeye devam ederken, 7 Ekim’deki Hamas saldırısının tespit edilememesinden de kısmen sorumlu.
Hamas’ın İsrail’in güneyindeki ordu karakollarına ve civar köylere düzenlediği ve çoğu sivil 1.200 İsrailli ve yabancı uyruklunun ölümüyle sonuçlanan sürpriz saldırı İsrail istihbarat birimlerini şaşırttı. Hamas savaşçıları ayrıca yaklaşık 240 kişiyi esir aldı.
BEBEK KATİLİ İSRAİL 17 BİN FİLİSTİNLİYİ ÖLDÜRDÜ
İsrail, acımasız askeri müdahalesiyle o tarihten bu yana Gazze’de 17.000’den fazla Filistinliyi öldürdü.
Hem İsrail’de hem de Arap bölgesinde pek çok kişi, İsrail’in iç güvenliğinden sorumlu olan ve dünyanın en saygın ve korkulan istihbarat kurumlarından biri olan Shin Bet’in buldozerler ve yamaç paraşütleri kullanan Hamas’a nasıl üstün gelebildiğini sordu.
Dünyanın bu duruma inanmaması bazı çevrelerde komplo teorilerinin ortaya atılmasına neden oldu. Ancak analistler en iyi kurumların bile istihbarat toplama ve analiz döngülerinde aksaklıklar yaşanabileceğini vurguluyor.
“MÜKEMMEL BİR İSTİHBARAT ÖRGÜTÜ YOKTUR”
Doha Lisansüstü Çalışmalar Enstitüsü Güvenlik Çalışmaları Programı’nın kurucusu, güvenlik ve askeri çalışmalar profesörü Omar Ashour Al Jazeera’ye verdiği demeçte “Mükemmel bir istihbarat örgütü yoktur” dedi.
İSRAİL DERGİSİNDE ÇALIŞAN GAZETECİ İSRAİL İSTİHBARATININ BAŞARISIZ OLDUĞUNU İTİRAF ETTİ
İsrail güvenlik servislerinin Hamas’ın yaklaşmakta olan bir saldırısını önceden tahmin etmek için fazlasıyla veri topladığı anlaşılıyor. New York Times’ta yer alan bir habere göre, İsrail istihbaratı Hamas’ın yaklaşan saldırı planlarından bir yıl öncesine kadar haberdardı.
Tel Aviv merkezli bir yayın olan +972 dergisinde çalışan gazeteci Oren Ziv Al Jazeera’ye yaptığı açıklamada “İstihbarat başarısızlığı çok yönlü” dedi. Ancak teknoloji ve yapay zekaya (AI) aşırı güven 7 Ekim’de en belirgin eksiklikler arasında yer alıyor gibi görünüyor.
İSRAİL’İN GÜVENDİĞİ TEKNOLOJİ HAMAS TARAFINDAN ÇOK BASİT BİR ŞEKİLDE AŞILDI
Ziv’e göre sınır duvarları ve Gazze çevresindeki güvenlik kameraları gibi yüksek teknolojili savunma sistemlerine yatırılan milyarlarca doların herhangi bir saldırıyı durdurmaya yeteceğine inanılıyordu. Ancak teknolojiye duyulan güven yanlış bir güvenlik hissine yol açtı.
Ziv, “Sınırdaki bu teknolojiler – kameralar, otomatik tüfekler, balonlar ve akıllı fanlar – aynı zamanda onları koruyan, izleyen insanların olmasıyla destekleniyor” dedi.
7 Ekim’de Gazze sınırında asker sayısı yetersizdi. Askerlerin birçoğunun Yahudi bayramı Sukot’u kutlamak üzere evlerinde olduğu, diğerlerinin ise Kudüs’teki Mescid-i Aksa çevresinde ve Batı Şeria’daki İsrail operasyonlarını desteklemek üzere yer değiştirdiği iddia ediliyordu. “Gazze sınırında sadece iki ya da üç tabur kaldı,” diyen Ziv, onların da tatil nedeniyle tam kapasiteyle çalışmadığını söyledi.
Gazze Şeridi’nin birkaç kilometrelik bir bölümünü kameralarla izleyen birkaç genç kadın asker, çiftçilerden Hamas komutanlarına kadar o bölgedeki herkesin giriş çıkışlarını biliyordu. Davranış ve hareketlerde belirli değişiklikler fark ettiklerinde üst düzey subayları uyarıyorlardı.
İSRAİL’İN BAŞARISIZLIĞI ASKERLERİNE YARDIM ULAŞMASINI 20 SAAT GECİKTİRDİ
İsrail’in 7 Ekim’de itibarına verdiği zarar sadece Hamas’ın operasyonunu öngörememesinden kaynaklanmıyordu. Aynı zamanda sınır çiti aşıldıktan sonra İsrail güçlerinin ne kadar yetersiz tepki verdiğiyle de ilgiliydi.
O gün saldırıya uğrayan İsrailliler birkaç dakika içinde ordudan ya da polisten yardım bekliyordu. Bunun yerine, yardımın gelmesi saatler aldı. bir vakada 20 saate kadar çıktı.
“İSRAİL’İN ONLARCA YILDIR OLUŞTURDUĞU İMAJ ZEDELENDİ”
İsrail İşgal Teknolojisini Dünyaya Nasıl İhraç Ediyor?” kitabının yazarı Antony Loewensteini, “İsrail’in onlarca yıldır oluşturduğu imaj zedelendi” dedi.
PANİKLEYEN İSRAİL YAPAY ZEKAYA YÖNELDİ: ‘BİR TOPLU SUİKAST FABRİKASI’
Ancak bu başarısızlık İsrail ordusunun Gazze’ye karşı yürüttüğü savaşta yapay zeka ve teknolojiyi kullanmaya devam etmesini engellemedi.
972 Magazine’de yayınlanan çığır açıcı bir rapor, sivil kayıplar üzerindeki kısıtlamaların nasıl gevşetildiğini, askeri olmayan hedefleri bombalama yetkisinin nasıl genişletildiğini ve hedefleri hızla üretmek için kullanılan bir yapay zeka sisteminin nasıl bir araya gelerek “bir kitlesel suikast fabrikası” oluşturduğunu gözler önüne serdi.
Habere göre “Habsora” ya da “İncil” olarak bilinen bu sistem yapay zekaya dayanıyor ve neredeyse anında hedefler üretebiliyor.
Loewenstein, “Savaşta yapay zeka kullanımını teşvik eden insanların düşündüğü şeylerden biri, bunun bir şekilde savaşları daha insancıl hale getireceğidir” dedi. Yapay zeka kullanımını savunanlar, “hedeflemenin daha hassas olacağını ve ikincil hasar denilen şeyin olmayacağını ya da çok daha az olacağını” iddia ediyorlar. Ancak Loewenstein’a göre bu argümanlar geçerli değil.
KATLİAMI FIRSAT OLARAK GÖRÜYORLAR GÖRÜYOR
972 Magazine’de yer alan rapor ve Gazze’den gelen yıkıcı görüntüler, sivillerin yaşamlarını ya da altyapıyı korumak için hiçbir şeyin yeterince yapılmadığı acımasız bir gerçekliği resmediyor. Ancak bazılarının dehşet gördüğü yerde, diğerleri fırsat görüyor.
Loewenstein, “+972 Magazine haberinin etkisi, çok sayıda ülkenin bunu görmesi ve bu teknolojiyi kendi ellerine almak için çaresiz kalması olacaktır. Laboratuvar böyle çalışıyor ve yıllardır Gazze ve Batı Şeria’da defalarca böyle oldu.” dedi.
YAPAY ZEKA İLE İŞLENEN KATLİAMLAR MEŞRULAŞTIRILIYOR
Potansiyel alıcılar için çekici olan sadece teknolojinin kendisi değil, aynı zamanda kullanımını haklı göstermek için kullanılan taktikler de olabilir.
Loewenstein, “Benzeri görülmemiş miktardaki sivil kayıplar bu teknolojinin satışını engellemedi, aksine bir bonus olarak görülecek çünkü dünyadaki pek çok ülke İsrail’in Filistin’de yaptıklarına bakıyor. Sadece 7 Ekim’den beri değil, yıllar önce de.” dedi ve ekledi;
“Sadece teknolojiyi değil, böylesine büyük bir sivil ölümünden nasıl sıyrılabileceğiniz fikrini de edinmek istiyorlar.”
02:00
News
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
Dünya
