35,2500$% 0.22
36,8148€% 0.23
44,2457£% 0.05
2.982,58%0,17
4.861,00%0,18
3363036฿%-3.41543
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), bugün 29’uncu kuruluş yıl dönümünü kutluyor. KESK Bursa Şubeler Platformu, kuruluşunun 29’uncu yılı dolayısıyla bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.
1995 yılından bu yana emekçilerin hak ve özgürlükleri için mücadele eden KESK, Türkiye’nin en büyük sendikal konfederasyonlarından biri olarak yerini aldı. Bu kapsamda KESK Bursa Şubeler Platformu, 29’uncu yıl dönümü nedeniyle KESK toplantı salonunda bir araya gelerek açıklama yaptı. KESK üyesi ve Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem, programda açıklamalarda bulundu.
29’UNCU KURULUŞ YILDÖNÜMÜ AÇIKLAMASI
KESK üyesi aynı zamanda Eğitim Sen Bursa Şube Başkanı Derviş Erdem tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi: Takvimler bugün 8 Aralık 2024 tarihini gösteriyor.
Kamu emekçileri mücadele tarihinin yapı taşı, hak verilmez mücadele ile alınır ilkesinin açık
adresi konfederasyonumuz KESK bugün 29 yaşına bastı.
29. yılımız en zor koşullarda bile hakları için mücadele ederek Emeğin Türkiye’sini
kurma umudunu büyütenlere kutlu olsun!
KESK’in 29. Yaşı; sağlam hiçbir çarkı kalmayan, enkazı işsizlik yoksulluk, sefalet olarak
omuzlarına yıkılmak istenen bozuk düzene karşı “Birleşe Birleşe Kazanacağız” diye
haykıranlara kutlu olsun.
KESK’in 29. Yaşı; 30 Kasım’da Ankara Tandoğan meydanını dolduran on binlere, yüreği
Tandoğan’da atan milyonlara kutlu olsun.
29. Kuruluş yıldönümümüz tüm emekçilere kutlu olsun!
Öncelikle emekleriyle, ödedikleri bedellerle bizlere her sayfasından onur duyduğumuz bir
tarih bırakan arkadaşlarımızı, emek, demokrasi ve barış mücadelesinde yaşamını yitirenleri
minnetle anıyor, anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
Onurlu tarihimize yeni sayfalar ekleyerek onlara layık olmaya çalışacağımızdan
kimsenin kuşkusu olmasın.
KESK’in tarihi elbette ki kuruluşundan bugüne geçen 28 yıldan ibaret değildir.
KESK’in tarihi; kökleri emeğin yüzlerce yıllık birikimine, dalları Encümen-i Muallim ’den
TÖS’e TÖB-DER’e, TÜM-DER’e, TÜS-DER’e uzanan asırlık ulu çınarın tarihidir.
KESK’in tarihi; kul anlayışından örgütlü topluma giden yolu açma ve geleceğe taşıma
hedefinin tarihidir.
KESK’in tarihi; 12 Eylül karanlığını yırtanların, Sendika Yürütme Komisyonlarından, Kamu
Çalışanları Platformundan, Kamu Çalışanları Sendikaları Platformundan bugüne ilmek ilmek
ördükleri emek ve demokrasi mücadelesinin tarihidir.
KESK’in tarihi; 12 Eylül faşizm sonrasının ilk mitingi olan Kamu Çalışanları Sendikal Haklar
Mitingini yaratan, Darbe sonrasında ilk kez iş bırakan, önüne kurulan barikatları kumdan
kaleler gibi yıkarak Ankara Kızılay Meydanı’na akan yüz binlerin dünden bugüne uzanan
direniş destanının tarihidir.
KESK’in tarihi, ‘memurun da sendikası mı olur’ diyenlerin kapılarına vurduğu mühürleri
söküp atarak kapı kulu değil emekçi olduğunu ispatlayanların tarihidir.
KESK’in tarihi, filli meşru mücadelesi ile Türkiye’de kamu emekçilerine sendikal
örgütlenmeyi kazandıranların tarihidir.
KESK’in tarihi, ‘birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için’ diyenlerin iktidarın baskılarına karşı,
dayanışmanın, kenetlenmenin, yılgınlığa düşmemenin, mayasındaki direniş kültüründen
beslenenlerin tarihidir.
KESK’in tarihi, yandaş sendikaların emekçilerin hak ve çıkarlarını sermayeye, iktidara peşkeş
çekmesine karşı emekçilere “iyi ki KESK var” dedirten umudun, inancın tarihidir.
KESK sadece sendikaların bir araya gelmesinden oluşmuş bir çatı örgütü, bir
konfederasyon değildir.
KESK en ücra köşesine kadar uzanan 11 kolu ile bu ülkenin insanlarının, emekçilerinin
insanca bir yaşam mücadelesinin adıdır.
• KESK, demokratik, laik, bilimsel ve anadilinde eğitim mücadelesinin adı, karanlığı güneşi
ile aydınlatan EĞİTİM SEN’dir.
• KESK, sağlık ve sosyal hizmet emekçilerinin sağlıkta dönüşüm ve güvencesizliğe karşı
yükselen SES’idir.
• KESK, Türkiye kamu emekçileri tarihine ilk toplu sözleşmeyi armağan eden, yerel yönetim
emekçilerinin evrensel mücadele örgütü TÜM BEL SEN’dir.
• KESK, vergi dairelerinde, adliyelerin koridorlarında, performansa ve angaryaya karşı
sürdürülen mücadelenin sigortası BES’tir.
• KESK, kültüre, sanata düşman karanlıkların sahiplerine karşı mücadele eden emekçilerin
Kültür ve Sanat elçisi KÜLTÜR SANAT SEN’dir.
• KESK, “Madenler Halkındır Satılamaz, Elektriğe Dokunma Şalter Atar” diyenlerin enerji
kaynağı ESM’dir.
• KESK, yaşanabilir bir doğa mücadelesinin öncüsü, emekçilerin “geleceği gözetleme kulesi”
TARIM ORKAM SEN’dir.
• KESK, gelecek güzel günlerin haberini sırtındaki posta çuvalında taşıyan, yalana karşı
kamu hizmeti yayıncılığı mücadelesinin öznesi HABER SEN’dir.
• KESK, yolu özelleştirmeye karşı mücadeleden geçenler arasında köprü kuran YAPI YOL
SEN’dir.
• KESK, mücadelesini demir ağlarla ören, karanlığı yaran tren düdüğü ile her grevimizin ilk
habercisi BTS’dir.
• KESK, biz halkına, emekçisine zulmedenle değil, haklı olanla, ezilenle aynı inancı
paylaşıyoruz diyenlerin sendikası DİVES’tir.
Bu ülkenin emeği ile geçinen tüm kesimlerinin önünde her zaman zorlu süreçler, çetin
mücadeleler olmuştur. Bugün de kelimenin tam anlamı ile bir zulüm döneminden
geçiyoruz.
Ülkemizin adım adım içine itildiği ekonomik, siyasal, toplumsal bunalım gittikçe derinleşiyor.
İktidarda olanlar “asgari ücretliler ülkesine” çevirdikleri ülkede “Yerli ve milli IMF programı”
ve onun bir parçası olan bütçe ile emeğe daha fazla yoksulluktan, güvencesizlikten,
geleceksizlikten başka bir şey vaat etmiyor. Ülkenin kaynakları, bizlerden toplanan vergiler
bir kez da sermayeye, silah tekellerine, Saraya, Diyanet’e aktarılıyor.
AKP-MHP iktidar bloğunun elimizde kalan son haklara da göz koyduğu saldırılarına
demokrasinin, temel insan haklarının kırıntılarının dahi ortadan kaldırmaya dönük, Kayyım
Darbeleri ile daha da görünür olan, hukuksuzluk eşlik ediyor.
Ancak tüm baskılara rağmen emeği sömüren, anayasayı ve yasaları ayaklar altına alan düzene
karşı ses yükseltenlerin sayısı, mücadeleye katılımı da artmaya devam ediyor. Dolayısıyla
“tüm çarkları emeği, yoksullaştırılan halkı ezen bu bozuk düzene itirazım var” diyen tüm
kesimlerin birleşik mücadele zemini de güçleniyor.
Söz konusu birleşik mücadele zemini, en son 30 Kasım’da Ankara Tandoğan’da,
“Geçinemiyoruz, Yoksulluğa Karşı Mücadelede Birleşiyoruz” şiarı ile gerçekleştirdiğimiz
mitingimize bir kez daha yansımıştır. Hem mitingimize katılım düzeyi hem alana yansıyan
talepler hem de söz konusu taleplerin hayat bulabilmesinin bir ifadesi olarak hep bir ağızdan
haykırılan “Birleşe Birleşe Kazanacağız” sloganı önümüzdeki süreçte sürdürülecek
mücadelenin rotasını bir kez daha işaret etmiştir.
Dolayısıyla 29. Yaşımıza girdiğimiz bugün bizim için sadece bir kutlama günü değil,
mücadeleyi yükseltme kararlılığımızı haykırdığımız, azmimizi bilediğimiz,
umudumuza sımsıkı sarıldığımız gündür!
KESK olarak en başından bugüne “Hak verilmez, mücadele ile alınır” ilkesinden taviz
vermeden yol aldık. Bundan sonra da rüzgâr gücüyle değil rüzgâra karşı durarak
yükselttiğimiz mücadele bayrağımızı dalgalandırmaya devam edeceğiz.
Geçmişten Geleceğe uzanan Emek, Demokrasi, Barış ve Laik Bir Yaşam İçin Birlikte
Mücadelemizi büyüteceğiz.
Faşizme karşı demokrasi, emperyalizme karşı bağımsızlık, savaşa karşı barış, baskılara karşı
özgürlük, ırkçılığa ve şovenizme karşı emeğin birliği, halkların kardeşliği ve gericiliğe karşı
laiklik mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz.
“Bizi ezen, bir kenara iten, emeğimizi görünmez kılan, bedenlerimizi metalaştıran erkek egemen
sistemin çarklarına takılan çakıl taşı olacağız” diyen kadınların mücadelesinin en önemli
özneleri arasında olmaya devam edeceğiz.
Haklı mücadelemizi baskı altına almaya çalışan, her türlü hukuk dışı ve fiili uygulamalar
karşısında geçmişte olduğu gibi bugün de sessiz kalmayacağız. Bugünden yarına umudu
büyütmeyi sürdüreceğiz.
Biz, bu ülkenin emekçilerinin hak ettikleri, özlemini yaşadıkları bir ülkeye ve dünyaya
kavuşacaklarına olan inancımızı hep koruduk.
Bugün de yürekten inanıyoruz ki:
Er ya da geç:
Emek kazanacak,
İnsanca Yaşam Mücadelemiz kazanacak.
Demokrasi kazanacak,
Barış ve kardeşlik kazanacak,
İnsanca Bir Yaşam Mücadelesi Kazanacak,
BİZ KAZANACAĞIZ!
BİRLİKTE KAZANACAĞIZ!
Kimsenin kuşkusu olmasın! Haklılığın ve kararlılığın mücadelesi ile dolu onurlu
tarihimize yeni sayfalar eklemeye devam edeceğiz.
Yaşasın Emek, Demokrasi ve Barış Mücadelemiz!
Yaşasın Sendikal Mücadelemiz!
YAŞASIN KESK!
REFAH PAYI TEK ÇARE, MEYDANLARA İNECEĞİZ