İYİ Partiden İstifa Etti! “Sorumluları Malum Kişilerdir!”
Tan Okulları Yönetim Kurulu Başkanı, İYİ Parti Bursa Kurucular Kurulu Üyesi, yönetim kademelerinde görev alan bir dönemde Teşkilat Başkanlığında yer alan, geçmiş dönem Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi adayı ve il başkan adayı Erten Kayan ile Bursa Milletvekilleri Hasan Toktaş ile Selçuk Türkoğlu arasındaki gerginlik Ramazan Bayramı tebrikleşmesinde tavan yapmıştı. Kayan, olay yerinden ayrılırken “adam değilsin” sözleriyle salondan çıkış yaptı.
Gelişmeler ardından Erten Kayan; “Bugün itibariyle geçmişte şerefimle mücadele ettiğim İYİ Partiden gönül bağımla birlikte istifa etmiş bulunmaktayım. Bayramlaşmada şahsımı itibarsızlaştırmakta behis görmeyen zatlara hak etmiş oldukları davranışı ders olarak verdim. Türk milleti adına onların kazanımlarını her platformda korumaya devam edeceğim. Mücadelem millet ve hak adına devam edecektir.” ifadelerini kullandı.
Anahtar Parti Bursa İl Başkanı’ndan İklim Kanunu Tasarısı’na tepki!
Anahtar Parti (A Parti) Bursa İl Başkanı Fikret Aslan, İklim Kanunu Tasarısı’na, kamuoyunda yeterince tartışılmadan, sivil toplumun ve ilgili paydaşların katılımı sağlanmadan hazırlandığını vurgulayarak sert eleştirilerde bulundu.
TBMM’ye 20 Şubat 2025 tarihinde sunulan ve 8 Nisan 2025 tarihinde Genel Kurul gündemine alınması planlanan tasarıda yer alan birçok muğlak ve belirsiz düzenlemenin ciddi endişelere yol açtığını ifade eden İl Başkanı, özellikle tarım ve hayvancılık alanında büyük riskler barındırdığına dikkat çekti. “Metan gazı gibi doğal kaynaklı salımlar nedeniyle hayvancılığı doğrudan hedef alan maddeler, hali hazırda geçim mücadelesi veren üreticilerimizi daha da zor durumda bırakacak, sektörel küçülmeye ve yerli üretimin gerilemesine neden olacaktır” dedi.
Tarımda Merkezi Denetim Tehlikesi
İl Başkanı Fikret Aslan, tasarıda öngörülen “sertifikalı ürün” uygulamasıyla çiftçilerin ne ekeceklerine dahi karar veremez hale getirileceğini savunarak, “Bu uygulama, tarım alanında merkezi denetimi artırmakta, üretimin kamu yararı doğrultusunda sürdürülebilirliğini kısıtlamaktadır” şeklinde konuştu.
Üretim Gücü ve Ekonomik Egemenlik Riski
Enerji, sanayi ve ulaşım gibi stratejik sektörlere getirilen emisyon azaltımı yükümlülüklerinin üretim gücünü sınırlayabileceğini dile getiren Aslan, Türkiye’nin küresel karbon piyasasına entegre edilmesiyle birlikte stratejik ürünlerin üretim maliyetleri ve miktarlarının uluslararası platformlara açılacağını, bunun da ekonomik ve ticari egemenlik açısından ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirtti.
Sosyal Etkiler Göz Ardı Edildi
İl Başkanı Fikret Aslan, tasarının sosyal etkilerinin göz ardı edildiğine dikkat çekerek, “Vatandaşlarımızın günlük yaşamına ve ulaşım hakkına doğrudan olumsuz etkiler oluşturabilecek düzenlemeler içeriyor. Elektrikli araçlara geçiş süreciyle birlikte uygulanabilecek yakıt kısıtlamaları özellikle kırsalda yaşayan vatandaşlarımızı doğrudan mağdur edecektir” dedi.
“Tasarı Geri Çekilmeli” Çağrısı
Açıklamasının sonunda tasarının kamu yararından uzak olduğunu vurgulayan Aslan, şunları kaydetti:
“Bu yasa tasarısı, yerli üreticiyi zayıflatan, tarım ve hayvancılığı baskı altına alan, sosyal ve ekonomik gerçekliklerle örtüşmeyen bir metindir. Bu nedenle derhal geri çekilmeli, tüm kesimlerin katılımıyla, milli çıkarlarımızı gözeten ve daha etkin bir strateji ile şekillendirilmiş yeni bir iklim politikası çerçevesi oluşturulmalıdır. Anahtar Parti olarak bu sürecin her aşamasında halkımızın ve üreticilerimizin yanında olacağız.”
Bursa Kanserle Savaş Derneği’nden Gönüllere Dokunan Ödül Gecesi
2. Geleneksel Gönülden Gönül’e Ödül Gecesi’nde onkoloji alanında fark yaratan isimler ve toplumsal duyarlılık gösteren işletmeler ödüllendirildi.
Bursa Kanserle Savaş Derneği’nin ev sahipliğinde düzenlenen gece, kanserle mücadelede umut olan çalışmaları ve başarı hikâyelerini bir araya getirdi. Gecede, onkoloji alanında emek veren 16 isim, gösterdikleri özveri ve insan hayatına dokunan katkıları dolayısıyla ödüle layık görüldü.
Kanseri Yenen Kadınlar İçin Duyarlı İşletmelere “İstihdam Ödülü”
Kanseri yenip hayata tutunan kadınların istihdam edilmesine katkı sağlayan 10 işletme, toplumsal farkındalık ve duyarlılıkları dolayısıyla “İstihdam Ödülü” ile onurlandırıldı. Bu ödüller, iş dünyasında sosyal sorumluluğun önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
Bursa Kanserle Savaş Derneği Başkanı’ndan Teşekkür Mesajı
Gecede konuşma yapan Bursa Kanserle Savaş Derneği Başkanı Ümit ECEMİŞ, şu sözlerle katılımcılara teşekkür etti:
“Bu gece sadece ödül alanları değil, tüm gönül dostlarımızı onurlandırdığımız bir buluşma oldu. Kanserle mücadelede dayanışmanın ve iyileşmenin ne denli güçlü bir etkisi olduğunu bir kez daha gördük. Gönülden gönüle kurulan bu köprünün her geçen gün daha da büyüyeceğine inanıyoruz.”
Toplumsal Dayanışmanın Gecesi
Gönüllülük, umut ve iyileşme temaları etrafında şekillenen gece, katılımcıların duygusal anlar yaşamasına sahne oldu. Bursa Kanserle Savaş Derneği, bu anlamlı buluşma ile hem farkındalık yarattı hem de gönüllülüğün gücünü bir kez daha ortaya koydu.
Gönülden Gönüle Ödül Gecesi, birlik ve beraberlik mesajları eşliğinde son buldu.
Mahkum Yakınları Adalet Bakanlığı’na Dava Açmaya Hazırlanıyor
Üçüncü Göz Medya İstihbarat Servisi’ne ulaşan bilgilere göre, on binlerce mahkum yakınının, Adalet Bakanlığı’na karşı dava açmaya hazırlandığı öğrenildi. Cezaevlerindeki kapasitesinin çok üzerinde mahkum barındırması beraberinde birçok sorunu da gündeme taşıdı.
Mahpushanelerin kapasitelerinin çok üstünde mahkum barındırması beraberinde birçok sorunu da gündeme taşıdı.) Kötü şartlar koridorların bile yatakhaneye dönüştürülmesi, havasızlık ve sağlıksız ortamlarıyla gündeme gelen fönüştürülmesi, kapasite aşımı ve ağır yaşam koşulları uzun süredir kamuoyunun gündemindeydi. Son olarak ise, 31 Temmuz 2023 tarihinde yürürlüğe giren yasa düzenlemesi nedeniyle oluşan “adaletsizlik” tepkilere neden oldu.
Mahkumlar ve aileleri şimdi de, “31 Temmuz mağduriyeti” olarak adlandırılan bir eşitsizliğe dikkat çekiyor.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, daha önce yaptığı bir açıklamada, “31 Temmuz mağduriyetinin farkındayız. Burada ciddi bir adaletsizlik oluştu. Bu yasadan içeride olan mahkumlar yararlanırken, cezası henüz onanmamış olan mahkumlar yararlanamadı. Bununla ilgili çalışmaları bitirdik, en kısa sürede mağduriyeti gidereceğiz” demişti. Ancak bu açıklamanın üzerinden aylar geçmesine rağmen herhangi bir adım atılmaması, mahkum ve mahkum yakınlarını harekete geçirdi.
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Dr. Devlet Bahçeli’nin “Bayramda mahkum yakınlarına çifte bayram yaşatacağız” yönündeki sözlerine umut bağlayan aileler, Ramazan Bayramı öncesinde yasanın çıkmasını bekliyordu. Ancak beklenen düzenleme çıkmayınca, sabır yerini hukuki girişimlere bıraktı.
Gazetemize ulaşan bilgilere göre, mahkum ve mahkum yakınları Adalet Bakanlığı’na karşı ülke genelinde dava açmaya hazırlanıyor. Bakan Yılmaz Tunç’a yöneltilen suçlamalar arasında “kamu görevini kullanarak halkı kandırmak ve boş umut vermek” yer alırken, bakanlığa ise “kabul edilmiş mağduriyetleri ve adaletsizlikleri gidermemek” Adalet Bakanlığına da “Kabul edilmiş mağduriyet ve de adaletsizliği gidermemesi nedeniyle” on binlerce mahkum ve mahkum yakınlarının dava sürecini başlatacağı öğrenildi. Yakın zamanda benzer bir dava sonuçlanmış cezaevinde yerde yatırılan bir mahkum Adalet Bakanlığı’ndan yüklü miktarda tazminat alma hakkını kazanmıştı.
Daha önce benzer bir davada, cezaevinde yerde yatırıldığı gerekçesiyle bir mahkum Adalet Bakanlığı’ndan yüksek miktarda tazminat kazanmıştı. Bu durum, yeni açılacak davaların da bakanlık için maddi yük oluşturabileceği yorumlarına neden oldu. Hukukçular, mahkum yakınlarının başlatacağı bu sürecin, bakanlığı milyonlarca lira tazminat ödemek zorunda bırakabileceğini ifade ediyor.
31 Temmuz Mağduriyeti nedir?
31 Temmuz 2023’te yürürlüğe giren düzenleme, suç tarihine bakılmaksızın bu tarihte cezaevinde olan bazı mahkumlara 5 yıla kadar denetimli serbestlik hakkı tanıyordu. Ancak, cezası henüz Yargıtay’da onanmamış olan hükümlüler bu haktan faydalanamadı. Oluşan bu eşitsizlik, büyük bir mağduriyet olarak değerlendiriliyor.
Mevcut durumda Adalet Bakanlığı’nın milyonlarca lira tazminat ödemesi bekleniyor. 31 Temmuz 2023 tarihinde yürürlüğe giren düzenlemeye göre suç tarihine bakılmaksızın 31 Temmuz 2023 yılında Mapusta olan mahkumlara 5 yıl denetimli serbestlik hakkı tanınırken aynı suç ve aynı tarihli fakat onama tarihi 31 Temmuz 2013 sonrası olan onama tarihi 31 Temmuz 2023 sonrası olan ceza dosyalarında bu süre 1 yıl olarak uygulandı. Bu düzenleme nedeniyle 10 binlerce mahkum mağdur oldu.
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un da resmi açıklamayla kabul ettiği 31 Temmuz mağduriyeti artık resmen kabul edilmiş oldu. Muhalefet partilerin de ittifak ettiği 31 Temmuz düzenlemesi yaklaşık 5 aydır Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden onanıp yürürlüğe girmesi bekleniyor. 3. GÖZ HRA Özel Haber
02:00
News
