34,5406$% 0.22
36,4366€% 0.22
43,7612£% 0.3
2.960,30%0,86
5.065,00%0,14
3363037฿%4.57566
Bir süredir Bursa gündemini meşgul eden Kestel konusunu Zirvede Haber sitesindeki köşe yazısında ele alan Hasan Karabulut, belgelerle gerçekleri ortaya koydu.
Karabulut’un yazısı şöyle;
Kestel’de Şartsız Bağışlar Kafa Karıştırıyor
“Bir süredir Kestel Belediyesi kaçak yapılar nedeniyle milletin diline sakız oldu.
Nedeni ise, kaçak yapıların yıkımı, yıkılması gerekler, yıkılmayanlar, konuşulanlar!
Kestel denilince ‘kentsel rant’ akla gelir oldu.
Belediye Başkanı Önder Tanır kendine yakın medyada ‘çevreci başkan-kaçakla mücadeleci başkan’ kimliğiyle kamuoyuna lanse ediliyor.
Acaba ne derece gerçek!
Tanır, servis edildiği gibi çevreci bir başkan mıdır! Yoksa bunlar sözde mi kalıyor?
Öyle iddialar var ki kararı Kestelliler ve Bursa Kamuoyu versin derim.
İddia-1
Ağlaşan Mahallesi’nde birinci sınıf tarım arazisinde (104 Ada 9 Parsel) üç bina ve bir yüzme havuzu yapılmış.
Bu kaçak yapılar Köfteci Yusuf’un tatlıcısı olarak tanınan Salih Beyhan’a ait!
Kestel Belediyesi tarafından Ekim 2019’da kaçak yapı tespiti yapılmış.
Müfredata göre 30 gün içerisinde işlem yapılması gerekiyorken bu sürede herhangi bir işlem olmamış.
Ortada fol yok yumurta yok diyeceğimiz zamanda, 10 Şubat 2020 tarihindeki encümen kararı ile tatlıcı kendi adına ticari faaliyette bulunduğu şirketten Kestel Belediyesi’ne bir çöp aracını ‘şartsız’ bağışta bulunmuş. (işin görünen kısmı bu, görünmeyen tarafı var mıdır bilinmez.)
Devam edelim!
Neredeyse bir yıl sonra muhalefetin de etkisiyle 11 Şubat 2021 tarihli encümende konu görüşülür. Söz konusu birinci sınıf tarım arazisindeki binalar için kaçak yapı kararı çıkarılır. Böyle bir tespit varken tatlıcıdan bağış kabul edilmesi etik bir davranış mıdır? Ayrıca ceza kesiminin tespit tarihi üzerinden iki yıl geçmiş olmasına ne demeliyiz?
Haziran 2022’ye geldik.
Kestel Belediyesi henüz bir adım atmış değil.
Oysa başkan Tanır meclis toplantısında, yıkımların sırasıyla yapıldığını/yapılacağını üzerine basarak açıklamıştı. CHP meclis üyesi Sinan Keleş’in ifadesiyle yandaş medyada Önder Tanır sanki ‘çevreci başkan’ gibi lanse ediliyor. Bizatihi Önder Tanır’ın kendi ifadesiyle ‘Kestel’in yeşil kalması için kaçakla mücadele edeceğim’ dediğini sizler de hatırlayacaksınız.
Kaçak yapıya diğer örnek ise Ankara Yolu üzerindeki ünlü bir mobilyacı.
İddia-2
Bahsi geçen konuyu şöyle özetleyelim.
Karadağ Mobilya’nın ortaklarından Hulusi Karadağ’ın Kestel Ankara Yolu üzerindeki binasına (147 Ada 5 Parsel) bir kat çıkılıyor.
O bölgeden araçla geçenler bilirler, Karadağ Mobilya tabelasının dibine trafik ekipleri sürekli radar aracını koyarlar.
Eski resme bakıldığında tabelanın boyu binanın boyundan daha yüksek olduğu açıkça görünüyor. Binanın dış cephe kaplaması yapılmış şimdiki haline baktığınızda ise devasa tabela binadan kısa kalıyor.
Söz konusu bina için 2020 yılında kaçak tutanağı tutulmuş.
İş insanı Hulusi Karadağ Bey belediye ile yaptığı görüşme neticesinde, aynı Ağlaşan Mahallesi’ndeki gibi kendisinden bir araç bağışı isteniyor. Hulusi Karadağ’da bunun üzerine Kestel Belediyesi’ne Fiat Doblo marka bir aracı ‘şartsız’ bağış yapıyor. (Laf aramızda şartsız araç bağış listesi oldukça kabarık.)
Kaçak kat ile ilgili yapılan işlem ise 24.03.2021 tarihinde sessiz sedasız işlem dahi görmeden Kestel Belediye Encümeni’nden geri çekilerek Evrak Yapı Kontrol’e havale ediliyor.
Yani konu encümen gündemine alınmışken sümen altı edilmiş. Böyle bir durum varken Hulusi Karadağ Bey’den araç bağışı kabul edilmesi etik bir davranıştır diyebilir miyiz?
Verdiğimiz örnekleri merak edenler, yine verdiğim tarihlerde yapılan encümen görüşmelerine bakabilirler.
Örnekler çevreci başkanın ucu görünen (görünmeyen yönleri olup olmadığını bilemem) şartı bağışlarla bal gibi de kaçak yapıya göz yumduğunu gösteriyor mu/göstermiyor mu?
Bu arada sanırım şartsız bağış yapılan araçların 10 Bin km bakımları falan da geçmiştir. Zira arabalar boş dursun diye şartsız bağış yapılmadı ya!
Yaşanmış bu iki örneğin yanında Kestel’e gidip esnafla ve halkla konuştuğunuzda ‘vay arkadaş ya’ demekten kendinizi alamıyorsunuz.
Daha neler var neler!
Sorulması gerek sorulardan birisi de ne cesaret sanırım.
Başkan Önder Tanır kendisine yakın medyaya verdiği demeçlerle çevreci ve kaçakla mücadele eden bir belediye başkanı gibi tanıtılıyor. Aynı zamanda bu iş bedava olmuyor. Evraklı, delilli, belgeli, encümen toplantılarında kayıtlı, iki örneğe baktığınızda (ki örnekleri çoğaltmak mümkün) durum sanki biraz farklı görünüyor.
Bu konularda yandaş medyanın da dili tutulacak gibi.
Söz medyaya gelmişken meclis üyesi Sinan Keleş’in verdiği rakamlara bakıldığında Önder Tanır istediği gibi haber yapılması için medyaya son beş ay içerisinde 1 Milyon 28 Bin TL ,son bir ayda ise 500 Bin TL ödeme yaptığını ifade ettiler.
Kestel’de gerçekten kaçakla mücadele oluyor mu olmuyor mu, başka örneklerle devam edeceğim!
Hem de herkesin gözü önünde gerçekleşen büyük bir firmanın kaçak yapılarına bakın nasıl göz yumuluyor kamuoyu ile paylaşacağım.”
Gazeteci yazar Hasan Karabulut kamuoyu ile paylaştığı iddiaları aynı zamanda delilleriyle de ortaya koyduğu yazıya (https://www.zirvedehaber.com/2022/06/12/kestelde-sartsiz-bagislar-kafa-karistiriyor/) linkinden ulaşabilirsiniz.
KAYNAK: Zirvede Haber
Öğrenci merkezi gün sayıyor